Karınca
2-4 mm
büyüklüğünde siyahtan kahverengiye, kırmızıdan siyaha kadar renklerde bir
çok karınca türü vardır. Kanatlı karınca türü ise 5-8 mm uzunluğunda
kahverengi olup iki adet uzun kanadı vardır.Yuvalarını su ve yiyecek
kaynaklarına yakın yaparlar ve rotaları da bu eksendedir. Ev içinde
görülenler genelde işçi karıncaların yiyecek aramalarından kaynaklanır.
Süpürgelikler ile çatlaklarda, deliklerde, saksı içlerinde yuvalanırlar.
Koloniler halinde yaşarlar. Salmonellosis ve staphilacoc enfeksiyonlarına
sebep olurlar.
|
|
Örümcek
Parazitlenmezler, hastalık bulaştırmazlar, yağmacılıkla, böcekleri yiyerek
beslenirler. Çok türleri vardır. Boyları türe göre değişir. Bazıları
insanda, sokarak zehirlenme yapar. Genellikle boyun, el, yüz, omuz ve
kolundan sokarlar Evlerin loş karanlık ve nemli yerlerine yuvalanırlar.
Sokulan yerde yanma, ağrı başlar kaşınır ve şişer, titreme bitkinlik
oluşur. Nabız artması ve soğuk terleme görülür ısırık yerinde bir birine
yakın iki nokta var.
|
|
Alman
Hamamböceği (Blatella Germanica)
0.5-1 cm
boyunda, kahverengi, en hızlı üreyen hamam böceğidir. Bıraktığı bir
pakette 40-48 civarında yumurta vardır. Bir dişi yılda 30.000'i bulan
sayıya ulaşabilir, ömrü bir yıldır. Kuru ve sıcak yerleri sevdiği için
halk arasında KALORİFER BÖCEĞİ'de denir. Çok pistirler ve her şeyi yerler.
Her pisliği, mikrobu taşır ve bulaştırırlar. Gıda, su ve sıcağa
ihtiyacından dolayı insan olan her yerde aktiftir. Evlerde ilk yerleşeceği
yer mutfak ve banyolardır. Hemen hemen bütün zamanını yuvalarında, delik
ve çatlaklarda saklanarak geçirirler, karanlığı sever ve geceleri
aktiftirler, çok dayanıklıdırlar, ilaçlara çok çabuk direnç kazanırlar.
Binada 10 kat Başa Dönya bir gecede çıkabilirler. Marketten ufak bir poşet
içinde veya bir yumurta paketinde evinize gelebilir. Dizanteri, gıda
zehirlenmeleri, Verem, Gastroenteritis, Antrax, Pnomoni, Hepatit, Mantar
hastalıkları, Astım, allerjik reaksiyon gibi çeşitli hastalık mikroplarını
taşır ve bulaştırırlar.
|
|
Oryantal
Hamamböceği (Blatta Orientalis)
1–1,5 cm
uzunluğunda parlak siyah renklidir. Erkeklerde iki kahve renkli kanat
vardır. Dişiler oval erkekler ise daha ince yapıdadır, halk arasında
KARAFATMA olarak da anılırlar. Genelde lağım sistemi, bodrum, depo, bina
boşlukları ve daha az olarak ta ev içlerinde yuvalanırlar. Havalar
ısınınca komşu binalara kadar her yeri istila ederler, kış aylarında ana
yuvalarına çekilirler. Ömrü 6 aydır, her türlü gıda ve organik maddeyi
yerler. Dizanteri, Gıda zehirlenmeleri, Verem, Gastroenteritis, Antrax,
Pnomoni, Hepatit, Mantar hastalıkları, Astım, Allerjik Reaksiyon gibi
çeşitli hastalık mikroplarını taşır ve bulaştırırlar.
|
|
Kene
3mm kadar kırmızı kahverenginde yassı, oval
bir parazittir. Kan emerek büyürler.keneler köpek dışında hayvanlarla
insanlara da yapışıp kan emerler. Dışarıda keneler çimenlerde,
çalılıklarda ve hayvan barınma yerlerinde bulunurlar ve buradan geçen
hayvanlara yapışırlar. Hayvanlar vasıtası ile evlerin içine kadar
gelirler. Ev içinde bir dişi çatlağa, yarığa yumurta bırakırsa bir kene
hafta içerisinde yüzlercesi oluşur.
|
|
Karasinek
0.5-1 cm
boyunda siyah gri renktedirler. Çöp ve gübre gibi nemli organik madde
bulunan yerlere 100-150 tanesi yığın halinde yumurtalarını bırakır. Çıkan
larvalar organik maddelerle beslenir ve sıcak havada ortalama 7-8 günde
sinek olarak uçar. Çok çabuk ürerler. Her türlü gıda ve çöp artıklarıyla
beslenirler ve ortalama 3 km uçarak çevrede insanların yaşadığı her yeri
istila ederler ve vücutlarında çok çeşitli hastalık mikropları taşıdığı
için her dolaştığı şeye mikrobu bulaştırırlar. Zira her 5 dakikada bir
gezdiği yerlere dışkı bırakırlar. Kolera, Diare, Dizanteri, Hepatit, Çocuk
Felci, Gıda zehirlenmeleri, Selmonellosis, Verem gibi hastalıkları
bulaştırır.
|
|
Sivrisinek
Anofel ve Küleks olmak üzere iki ana gruba
ayrılır ve birçok türleri vardır. Temiz,sıcak, serin, kirli her türlü su
birikintilerinde ürerler, Yumurtalarını su birikintilerine tek tek ve grup
halinde bırakırlar. Larva ve Pupa (kurtçuk) döneminden sonra uygun ısıda
8-9 günde ergin sinek haline gelir. Dişileri yumurtlamak için canlı kanı
emmek zorundadır. Bu sebeple insanları çok rahatsız ederler. Nemli ve loş
ortamlarda barınırlar. Geceleri faaliyet gösterirler. Erkekleri meyve ve
bitki özsuyu ile beslenirler. En az 3 km uçarak ürediği yerin çok geniş
mesafelerine kadar yayılırlar ve canlıların yaşadığı ortamda
yoğunlaşırlar. Anofeller Sıtma hastalığını yaymada rol oynar. Ayrıca Fil
hastalığı, sarı humma, Nil humması, Beyin iltihabı gibi hastalık
yayılmasında da önemli rolleri vardır.
|
|
Bit
Çok küçük sarı renkte 2-5 mm boyunda dış
parazittir. memelilerin ve insanların vücudunda kanlarını günde 2-3 kez
emerek yaşarlar. Erişkinler uzun süre gıdasız yaşayabilir. Baş, vücut ve
kasık biti şeklinde çeşidi vardır. Saç ve çamaşırlara yumurtasını
(sirkesini) kuvvetlice yapıştırır. Kasık biti kasık arasında deri içine
girip yerleşir.Yaşanılan ortamdaki eşya ve kişinin şahsi eşyası ile de
yayılırlar. Ev içi ve okul gibi toplu yaşama alanları da kolay bit yayılma
yerleridir. Kış ve temizliğin yetersiz olduğu ortamlarda sıkça
görülür.Bitlerin ısırdığı yerlerde şiddetli kaşıntı olur.Deri koyu
esmerleşir, leke ve papuller oluşur. Buralarda bakteriler yerleşirse
fronkülosis impetigo gibi enjeksiyonlar oluşur. Tifüs ve hummalar gibi
önemli hastalıkların da etkenidir.
|
|
Tahtakurusu
Erişkin
tahtakurusu oval, yassı, çok ayaklı 2 - 5mm boyunda, pas kırmızısı
rengindedir. Ezilince pis kokar ve kan çıkar. Erginleri hiç beslenmeden
550 gün yaşayabilirler. Kümeler halinde 200 civarında yumurtayı
yapıştırarak çatlaklara bırakırlar evlerde insanın yaşadığı yatak odaları,
çekyat, dolap içleri, karyola yatak kenarları, duvar delikleri ve tahta
aksam ayrıkları ile yatakhaneler gibi yerlere yuvalanırlar insanları
ısırıp ağırlığının 5 –6 katı kan emerler, emdiği yer şişer ve çiban gibi
kızarır. Özellikle geceleri aktiftir, insana uykuda hemen hücum eder,
evden eve eşya ile yayılır. Pasteurella pestis, allerjik reaksiyonlar
M.Leprae, Bacillus anthracis, B.Recurrentin gibi bir çok hastalığı
bulaştırırlar.
|
|
Çiyan
3–10 cm
büyüklüğünde 2-8 mm eninde yassı halkalı etrafında 17 çift anteni olan
zehirli canlılardır. Gündüzleri evlerin nemli, loş ve karanlık yerlerinde,
taş altlarında, deliklerde gizlenirler. Geceleri dolaşır, böcek ve
solucanlar ile beslenir, insana saldırmazlar. Çıplak ayakla dolaşırken,
terlik, ayakkabı giyerken sokarlar. Isırdığı yerde bir birine benzeyen iki
tane koyu renkte iz görülür ve örümcekteki gibi zehirlenme belirtileri
ortaya çıkar.
Kırkayak
Bina
içerisinde; bodrumda, katlarda ve evlerin balkonlarında, bina dışarısında;
rutubetli yerlerde, yaprak altı ve gübrelik yerlerde yaşarlar.
|
|
Tatarcık
Küçük
vücudu sık kıllarla örtülü, donuk sarı renkli, 1,5 - 3 mm boyunda
sineklerdir. Doğada hayvan barınaklarında, mağaralarda, evlerdeki loş
yerlerde yaşar ve geceleri insanlardan, hayvanlardan kan emerler.
Yumurtalarını bitkisel ve yaş atıkların üzerine bırakırlar.
Şark
çibanı, humma gibi hastalıkların yayılmasında rol oynar.
|
|
Arı
0,5–1 cm boyunda altın sarısı ve kahverengi
dalgalıdır. Bal ve eşek arısı gibi türleri vardır. Duvar deliği, ağaç,
çatı arası ev gibi yerlere petek yuva yaparak yerleşirler. Grup halinde
yaşar çiçeklerden polen ve nektar toplar, depolar kışın bununla
beslenirler. İnsanları ısırarak alerjik reaksiyona sebep olurlar.
|
|
Güve
3 mm boylarında küçük ve oval böceklerdir.
Bunlar insanlara zarar vermez ama kişisel eşyalara, giysilere zarar
verirler. Güveler hayvan kılından yapılmış her türlü eşya üzerine
yerleşirler ve yerler. (Kaşmir, yünlü, ipekli giysiler gibi)
|
|
Uyuz
Uyuz böceği insanın derisi içine girerek
tüneller halinde (2 mm-3 cm uzunlukta) yerleşip üreyen, devamlı deride
tünel açan, kabarcıklar, delikler ve yaralar meydana getiren bir
parazittir. Kıl diplerinde iltihaplı dermatit de yaparlar. Böcek yassı,
oval, kitinle örtülü ve kirli sarı renklidir. Kısa, kalın ve kıllı
bacakları vardır. 0.4 mm boyunda ve 0.3 mm enindedir. Deri altına
yumurtlayarak ürer. Yumurtlamadan iki hafta sonra hastalığın başlaması
vücutta genellikle parmak araları, bilek ve dirseklerin iç kısmı,
koltukaltı, karın ile bacakları sarması ile olur. Deride kazdığı
tünellerin üzerinde içi su ve parazit dolu kabarcıklar oluşur. Özellikle
geceleri artan şiddetli allerjik kaşıntılar olur. Buna uyuz hastalığı
denir. Uyuz insanlardan el sıkma ile, kullandığı eşyalar ve bir arada
yaşama ile bulaşır. Özellikle okul, yurt, kışla gibi toplu yaşam yerleri
en kolay bulaşma ortamıdır. Bilgisiz ve fakir ortamda daha çok
görülür.Uyuz böceği kedi, köpek gibi memeli hayvanlarda da hastalık yapar.
Hububatla da geçen cinsi vardır. Deride geceleri daha artan kaşıntı,
kabarcıklar varsa doktora gidilmelidir.
|
|
Kulağa kaçan (Kısgeç)
Evlerde yarık ve çatılarda saklanır ve
genellikle geceleri dolaşır. Bitki artıkları, ölü hayvan ve böceklerin
parçaları ile beslenirler. Seri hareket ederler.
|
|
Salyangoz
Sularda ve
nemli çayırlarda yaşayan, değişik ebat ve şekillerde çok değişik türleri
vardır. Kabuklu bir türdür. Gezdikleri yerlere sıvılarını bulaştırır.
Bitkileri yiyerek yaşamları sürdürürler. Küçük türleri çoğu kez bahçelerde
süs bitkilerini sararak kurumasına sebebiyet verirler. İnsan
bağırsaklarında yaşayan ve halk arasında barsak kurtları adı verilen ve
çok çeşidi olan bu canlıların bazılarına ara konakçılık yaparak insanlara
yayılmasında rol oynarlar.
|
|
Ev faresi
Çok küçük 3 cm civarındadırlar ve fındık
faresi olarak ta anılırlar, renkleri genelde gridir, büyük kulakları,
küçük gözleri ve burunları vardır. Pislikleri siyah pirinç büyüklüğünde ve
ovaldir. Pisliğini etrafa saçar, yuvasını gıda merkezlerine yakın oyuk ve
boşluklarda yapar, ev ve iş yerlerine yerleşir, çok iyi tırmanıcı ve
sıçrayıcıdırlar. Çok çabuk ürerler, gebelikleri 18-21 gün sürer ve her
seferinde 5-8 arası yavru yaparlar. Yılda 5-10 döl verir. Çok güçlü koku
duyuları vardır. Yetişkin bir ev faresi 0.5 cm delikten geçer ve 4 metre
yüksekten atlayabilir.
|
|
Lağım faresi
Ergin lağım faresi kuyruğu hariç 18-25 cm
boyunda ve 200-600 gr ağırlığındadır. Küt burunlu, küçük kulak ve gözlere
sahip, kaba tüyleri kahverengi siyah karın bölgesi gri beyaz arası bir
renktedir. Lağım fareleri daha çok kanalizasyon sistemi, binaların bodrum
ve alt katları ile depolarda, bina dışında ise nehir kenarlarında, yol
boyunca toprak altında, çöp yığınları ve beton altında yuva yaparlar.
Erginlerin dışkıları iki ucu küt kapsül şeklinde ve 20 mm kadar uzunlukta
olabilir. 2-5 ayda ergin hale gelir, bir yıl yaşarlar. Gebelikleri 3 hafta
sürer. Bir keresinde 7-8 yavru doğurur ve yılda 3-6 döl verebilirler.
Güçlü koku ve işitme duyularına sahiptirler. 12 mm den büyük aralıktan
kolayca geçebilir, 15 metre yükseklikten atlayabilirler. Kemirmeyi
severler ve en çok elektrik kablolarını kemirdiği için de sık sık
yangınlara sebep olurlar.
|
|
Çatı
faresi
Ergin çatı
faresi, kuyruğu hariç 16-21 cm boyunda ve 80-300 gr ağırlığındadır. Sivri
burunu, iri kulak ve gözleri olup, kahverengi veya siyah tüylere sahiptir,
çok iyi tırmanıcıdırlar. Bina içleri ve altında, çatısında, çöp ve odun
yığınları içinde yaşarlar. Erginlerin dışkıları lağım faresinin dışkısı
gibi fakat sivri uçludur. Çatı fareleri 4 ayda ergin hale gelir ve 12 ay
yaşarlar. Bir keresinde 4-8 yavru doğurur ve yılda 6 döl verebilirler. 12
mm den büyük aralıktan kolayca geçe bilirler. Fareler Leptospirosis,
Selmonella, Brucellosis, Kuduz ve Şap gibi bir çok hastalığı yayarak büyük
tehlike teşkil ederler.
|
|
Tesbih böceği
Gri renkte ve çok kısa ayakları vardır.
Dokunulduğunda kıvrılarak top şeklini aldığı için halk arasında tespih
böceği olarak adlandırılır. Rutubetli ve sebze artığı olan her türlü yerde
yaşar, mahzen ve bodrum gibi yerleri severler. Saksı bitkilerine zarar
verirler.
|
|
Ağaç kurdu ve mobilya böceği
Ağaç kurdu eski tahta eşyada, pencere, kapı,
parke ve mobilyanın ağaç aksamlarında yerleşir ve dehlizler açarak
ilerler. Bu arada kemirdikleri ağacın tozları dışarı dökülür. Bazen
geceleri sessizlikte, delik açarken sesi duyulabilir. Mobilya böceği büyük
toplu iğne başı büyüklüğünde, kahverengidir. Özellikle mobilyaların kumaş
ve içindeki dolgu maddeleri (kamış, saman, ot vs.) arasında yuvalanırlar.
Kumaşı deler, yıpratır, ölenleri mobilyanın altına dökülür.
|
|
Akarlar
Mite'lar
İnsan
hayvan ve bitki gibi canlıların yaşadığı ortamda canlı artık ve
döküntüleriyle beslenen, gözle görülemeyen başı, gövdesi, bacakları ve de
birçok türü olan canlılardır. Özellikle tozlu bakımsız evlerde tavuk,
güvercin ve farelerde, bazen suda ve otluk alanlarda çok yaşarlar.
Allerjik reaksiyonlara neden olurlar, özellikle astımı ve alerjisi olanlar
dikkat etmelidir.
|
|
Akrep
2,5–5 cm
civarında türüne göre siyah, sarı, kahverengi, mavi olabilir. Böceklerle
beslenirler. Genelde taş duvar kovuklarında, toprak deliklerde, bodrum,
çatı, ahşap bina, depo, moloz yığını gibi yerlerde yuvalanırlar. Yuva ve
yiyecek bulmak için binalara yaklaşır veya girerler. Ev içine girince
yatakta, ayakkabı içi gibi her yerde rastlamak mümkündür. Geceleri
aktiftirler. Gündüzleri karanlık ve serin yerlerde, yuvalarında
geçirirler. Bahar ve sonbahar yağmurlarıyla aşağıdaki yuvalarını su
basınca bina içerisine girişleri sıklaşır. Çok zehirlidirler. Koruma
içgüdüsüyle temas edince sokarlar. İnsanlarda hayati tehdit oluştururlar.
|
|
Pire
Siyah kahverenkli, 2 mm boyunda katlı yapılı
altı bacaklı olup vücudunda ve bacaklarında kılları bulunur. Sıçrayan
yapıdadır, dikey 20 cm, yatay 40 cm zıplarlar. Hayvan, insan, toz ve kuş
piresi şeklinde türleri vardır. Çok çabuk popülasyon yaratır, haftada
2,000 yavruya ulaşabilir.yumurtalarını toz, toprak içine ve zeminlere
dağınık vaziyette bırakır. Uygun ısıda 8 –10 günde evrimleşerek pire olur,
ısı yeterli değilse 80–90 güne kadar uzar. Yumurtlamak için kan emerler bu
sebeple canlıya ve insana hemen anında hücum ederler canlı üstüne çıktığı
için evlere kolay taşınır, geceleri uyutmaz ısırır, ciltte noktacıklar
halinde ısırık izleri çamaşırda kahverengi pisliğinin lekeleri
gözlemlenebilir. En çok hayvanların dinlenme alanlarında görülür ve
ürerler. Tifüs ve Veba hastalığı bulaştırırlar.
|
|
Amerikan
Hamamböceği
Erginleri
ortalama 2-3 cm boyunda kanatlı kırmızımsı kahve renginde en büyük hamam
böceği türüdür. Bütün insanların yediği ve yemediği her şeyi yerler,
kağıda kadar. İçinde 14–16 yumurta bulunan paket yaparak her mevsim
ürerler. Genelde toplu koloniler halinde yaşarlar, 15 ay kadar ömrü
vardır. Nemli, sıcak ve pis yerleri severler kanalizasyon, kazan dairesi,
depo, bodrum, toprak altı galerileri ambalaj içleri gibi yerleri istila
ederler. Genelde endüstriyel işletmelerde çok görülürler. Dizanteri, Gıda
zehirlenmeleri, Verem, Gastroenteritis, Antrax, Pnomoni, Hepatit, Mantar
hastalıkları, Astım, Allerjik Reaksiyon gibi çeşitli hastalık mikroplarını
taşır ve bulaştırırlar.
|
|
Yılan
Genel olarak fare gibi
kemiricilerle, küçük sürüngenlerle, kertenkelelerle ve böceklerle
beslenirler. Kemiricilerle beslendikleri için yararlıdırlar. Çok hızlı
hareket edebilirler ve ağaçlara da tırmanabilme özelliğine sahiptirler.
Gündüzleri aktiflik olurlar.Ekim'le Nisan ayı arasında kış uykusuna
yatarlar.Haziran ve Temmuz aylarında yumurtlamaya başlayan bu hayvanların
dişileri, bir defada 10 kadar yumurta bırakabilirler.
Kuru yerlerde, çalılık ve taşlık alanlarda yaşarlar.Tarlalarda,bahçelerde
ve ev yakınlarında görülürler.Bitki örtüsünün seyrek olduğu,kurak
yerlerdeki taşlık ve çalılık yerlerde,evlerin yakınında,tavan aralarında
yaşarlar.Toprak evlerin çatılarında da görülürler.
Rahatsız edildiklerinde yada kendilerini korumak için
saldırabilirler.Mücadelesinde yaşam alanları yok edilmelidir.
|
|
Deri
Böcekleri
( Dermestiade )
Ergin
7-9 mm olgun larva 11-13 mm larva sarımsı kahverengi vücut kıllarla
kaplıdır.Vücut sonunda uzun bir kıl demeti bulunur.
Kışı ergin olarak genelde ağaç kabukları altında geçirirler.Mayıs veya
Haziran aylarında uçarak depo etrafına yumurtalarını bırakırlar.10-15
günde açılan yumurtalardan çıkan larvalar etraftaki gıdalarla
beslenirler.Pupa olmak için gıda ortamı,hatta tahta veya kurşun aksamında
delik açarak pupa yeri hazırlarlar.18-20 C'de yumurtadan ergine kadar
40-50 gün geçer.Yılda 1-5 defa döl verir.Ergin ömrü bir yıldır.
Bu larvalar peynir,et ve salamı besin olarak tercih ederler.Ancak aynı
cinse bağlı Dermestes maculatus türleri deri ve kürk depolarında önemli
derecede zarar yapabilirler.
|
|